İnsanların kozmetik keşfi ne zaman başladı ?

01 Şubat 2022

Merhaba güzel insan 
Bu alanda araştırmalarım devam etmektedir. Bu süreçte ilgimi çekenleri sizinle paylaşmak benim için ayrı bir mutluluk.  Hadi o zaman hazırsan insanların kozmetik ürünlerini nasıl keşfettiğinin keşfine çıkmaya. 
Öncelikle size parfüm kelimesinin nereden türediği hakkında bilgi vermek isterim. Parfüm kelimesinin kökenine bakıldığında per kelimesi vasıtasıyla, aracılığıyla anlamına, fumum kelimesi de duman anlamına gelmektedir. Bu da ilk parfümlerin, odun ve otların yakılmasıyla elden edilen hoş kokular olduğunu göstermektedir.

Arkeolojik kazılar, kozmetiklerin eski taş devrinde kullanıldığını doğrulamakta ve kozmetiklerin çok uzun bir tarihe sahip olduğunu göstermektedir.  
Parfümlerin kullanımı binlerce yıl öncesine dayanmaktadır. Mısırlılar dini törenlerinde bitkiler, zamklar ve reçineler kullanmışlardır. Yıllar geçtikçe, kokulu maddeler vücut çekiciliğini arttırmak, evleri ve kamusal alanları daha hoş kokulu hale getirmek amacıyla kullanılmıştır.

Kozmetiklerin amacı incelendiğinde, en belirgin olanı bedenin ısı ve güneş ışığı gibi doğal unsurlardan korunmaya çalışılmasıdır. Çok eski dönemlerde yaşamış olan insanların kendilerini soğuktan gelen kuruluğa, güçlü güneş ışığından kaynaklanan yanıklara ve böcek ısırıklarından kaynaklanan tahrişe karşı korumak için yağ,kil ve bitkisel made karışımlarıyla kendilerini boyadıkları bilinmektedir.Örneğin, kötü ruhları kovacak duman ve tütsü üretmek amacıyla kokulu odunlar yakılmıştır. Bireyin kötülükten korunmak amacıyla bedenini boyadığı lve kendini bu sayede korumaya çalıştığı söylenmektedir.
İlk insan parfümler; ateşin keşfinin bir yan ürünüdür.İlk insanı çevreleyen kokuların doğal olduğu bilinmektedir:  çiçekler, ağaçlar, hayvanlar ve yeryüzünün kokusu. Söz konusu kokuların hiçbiri kontrol eldilemez veya kullanılamazdı. Ancak ateş, parfümün hazırlanmasında anahtar rolü üstlenmiş; odun ve reçinelerin yakılma sonucu koku verdiğinin anlaşılması, istenildiği zaman parfüm üretilebileceğinin fark edilmesi sağlanmıştır.
Zamanlar ilerledikçe kokular daha fazla önem kazanmaya başlamıştır. Hem doğu hem batıdaki güçlü kadınlar, Kraliçe Kleopatra ve çin Dowager İmparatoriçesi Yang Guifei gibi, dönemin en güzel kokularını kullanmışlardır. Ayrıca Mısırlılar tarafından mumyalama amacıyla fazla miktarda baharat kullanılmıştır. 

Parfümlerin, çeşitli milletler tarafından incelenen, sevilen, medeniyetin göstergesi bir konumda olduğu bilinmektedir. Bu gelenek Mısırlılardan Yahudilere, sonra sırasıyla Asurlulara, Yunanlara, Romalılara, Asyalılara, araplılara ve son olarak da Avrupa ülkelerine aktarılmıştır. 
Bu süreçte de tabiki  birçok dinde koku önemli bir rol oynamaktadır. İncil'in çıkış kitabında Hz. Musa'ya bir tütsü sunağı dikmesi, kutsal anojik yağı ve dini teklifleri sunması için talimatlar verildiği bilinmektedir. Doğu'da Hinduların ibadetlerinde kokulu çiçekleri, parfümleri kullandığı ve tüm törenlerde tütsü yakılırken, taze toplanan kokuu çiçekler gibi tapınakları süsledikleri görülmektedir.Tibet'te ise kokulu zamklar az bulunduğu için, tapınaklarda yakılan kokulu odunlar genellikle ardıç odunları olmuştur. Çin'de konfüçyüs'ün, yasemin, şeftali ve manolya gibi kokulu çiçeklerin tapınaklarda ve evlerde, tüm bayramlarda dağtılılacağını bildirdiği bilinmektedir. Bu nedenle yanmış tütsü çubukları tüketimi büyük miktarlarda olmuştur.
Parfümün tarihi ve günümüze gelmesi  hakkında ki araştırmalarım devam edecek olup, bir sonraki bloglarımda görüşmek dileğiyle.

Saygı ve Sevgilerimle 


Benzer İçerikler

Sepet

Sepetiniz Boş

Alışverişe Başla